İstanbul’da yargı makamlarına taşınan ev-sahibi kiracı anlaşmazlıklarından biri, tahliye taahhütnamesinde sahte imza kullanıldığı iddiası ve bu iddianın gerçek çıkmaması nedeniyle “iftira” davasına dönüştü.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianameye yansıyan bilgilere göre, kiracı Basri A, ev sahibi Kemal G’yi, imzasını taklit ederek sahte taahhütname ile kendisine tahliye davası açtığı iddiasıyla savcılığa şikayet etti. Şikayet üzerine Kemal G. hakkında “özel belgede sahtecilik” suçundan soruşturma başlatıldı.
İMZA KİRACIYA AİT ÇIKTI
Savcılık, tahliye taahhütnamesini, kiracı ve ev sahibinin imza örneklerinin karşılaştırmasının yapılması için bilirkişiye gönderdi. İncelemede, imzanın savcılığa ihbarda bulunan kiracı Basri A’ya ait olduğu tespit edildi.
Bunun üzerine savcılık, ev sahibi hakkında takipsizlik kararı verdi ancak kiracı Basri A. hakkında “iftira” suçundan 1 yıldan 4 yıla kadar hapis istemiyle dava açılmasını sağladı.
İstanbul Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davada savunma yapan sanık Basri A, kirayı ödeyemediği için ev sahibi tarafından rahatsız edildiğini ve hakkında icra takibi başlatıldığını, sonrasında da ev sahibinin bir tahliye taahhütnamesi gerekçe göstererek hukuk mahkemesinde tahliye davası açtığını söyledi. Taahhütname imzalamadığını, 3 yıl önce evi kiralarken emlakçıda imzaladığı evraklardan birinin taahhütname olabileceğini öne süren sanık, belgedeki imzanın kendisine ait olmadığını, evrakın düzenlendiği tarihte başka bir yerde bulunduğunu ispat edebileceğini savunarak beraat talep etti.
MAHKEME AVUKAT MASRAFINI DA KİRACIYA YÜKLEDİ
Davayı karara bağlayan mahkeme, ev sahibi hakkında haksız yere soruşturma açılmasına sebebiyet verdiği için sanığı “iftira” suçundan 10 ay hapisle cezalandırdı. Cezayı erteleyerek sanığın 1 yıl denetim süresine tabi tutulmasına hükmeden mahkeme, ayrıca sanığın, ev sahibinin avukatına 17 bin 900 lira vekalet ücreti ödemesini de kararlaştırdı.